Dostum ,arkadaşım,Serdar'la uzun zamandır planlayıp yapmayı düşündüğümüz Yürüyüşü gerçekleştirmek üzere Altınoluk'a serdarın aracı ile yola çıktık. Yanımıza çadırımızı matımızı ve gerekli her malzememizi aldık
Burada çektiğim fotoğraflar size sadece Doğayı göstermek,onu korumayı,evcilleştirmeye çalışmamalıyız, Doğa bize değil biz doğaya ayak uydurmalıyız.Doğanın tekrarı yok. Onu gelecek nesillere miras bırakmak üzere emanet olarak aldık.
burası bir kamping bizim de yürüyüşe başlıyacağımız yer. Eşyalarımızın fazla olanlarını aracımıza bıraktık yürüyüş sırt çantası ile yola çıkmaya hazırlandık.
Yurdum insanı doğal suyu toplayıp kullanmak üzere bir düzen hazırlamış kendine.
Bu çukurluktan çok gördüm yürüdüğümüz patika boyunca,çoban değneğinden çıkması mümkün değil çünkü hep ayni şekilde iz bırakmış.
kayaların içinden çıkıyor hayat.
Köprü harika.
Kayaların içinden damlayan sulardan şişelerimizi dolduruyoruz. Buna kiliselerde Ayazma diyorlar (Kutsal su)
Kayaların arasında ağacına çan veren kök.
işte Gürleyik şelalesi.
Serdar suya atladı bile
İşte bir inadına yaşam daha bir kaya yarığından çıkan hayat.
Zaferin başarının,başarmanın sevinci. Daha önce hiç gitmediğimiz yolu sadece googleden patika tarifi alarak yaklaşık beş km yürüdük.
Ayazmadan su dolduruyoruz şişelerimize.
Dönüşte bulduğumuz bir keçi patikasını takip ederek daha kısa sürede varacağız kamp alanımıza.
Kolay fakat sorumluluk istiyen bir parkur.Herkeze göre değil.
Sağlıkla gezin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder